Askeri Modernizasyonun Önemi
Ana yurt savunması için silahlı kuvvetlerin modernizasyonu, tüm stratejik hedeflere ulaşmak için mevcut kapasitenin güçlendirmesini içeren uzun ve karmaşık bir süreçtir. Günümüzün değişen ve çeşitlenen tehditlerine karşı kara, hava ve deniz görev güçlerinin harp kabiliyetinin arttırılması modern orduların öncelikli hedefidir
Seyrüsefer ve aviyonik sistemler, modern atış sistemleri, yeni nesil mühimmatlar, aktif koruma sistemleri, balistik koruma sistemleri gelişen teknooji ile sürekli güncellenmektedir.
Günümüzde ve gelecekte, muharebe sahalarının boyutları; vuruş yetkinliği, uzun menzil ve yüksek tahrip gücü sebebiyle nitelikleri arttırılmış harp silahları ve araçları, gözetleme/keşif ve istihbarat teknolojilerindeki başarılı ve hızlı gelişmeler nedeniyle genişleyip etki alanlarının genişleyeceği öngörülmektedir.


Askeri Modernizasyonun Önemi
Modern ordularda modernizasyon vazgeçilmez bir unsurdur. Araçların üzerinde var olan mevcut harp sistemlerinin eskilerinin yerine yenilerini entegre edip hizmete sokmak, hem çok hızlı hem de oldukça ekonomik bir yöntemdir. Bu nedenle modernizasyondan geçirilen araçlar üretim yılı itibari ile onlarca yıl önce üretilmiş olsalar bile, üzerindeki modern sistemler sayesinde muharebe sahasında her zaman güncel kalmaktadırlar. Silahlı kuvvetler modernizasyon çalışmalarını bugün pek çok araç üzerinde görmekteyiz.
M113, bugüne kadar 80.000 adet üretilen, hizmete girdiği 1960’lardan bu yana ABD’nin mekanize piyade birliklerinin belkemiğini oluşturan ve NATO üyesi ülkelerin aralarında bulunduğu 60 ülke tarafından kullanılan hafif zırhlı, tam paletli bir zırhlı personel taşıyıcıdır. Pek çok NATO üyesi ülkede farklı versiyonları ile birlikte halen aktif olarak modernize edilmiş şekilde hizmet vermektedir.
Modernizasyon Süreci
Orduların modernizasyon süreci, stratejik hedeflere ulaşmak için mevcut kapasitelerde önemli değişiklikleri içeren karmaşık bir süreçtir. Güncel ihtiyaçlara uygun bir muharebe aracını yeni baştan tasarlayıp üretmek oldukça zahmetli ve maliyet bakımından ciddi yükler getirmektedir. Bunun yerine, kendini muharebe sahasında ispatlamış ve envanterde hali hazırda var olan modellerin modernizasyonu ürün geliştirme süreçleri ve imalat bakımından büyük kolaylıklar sağlamaktadır.
Modernize edilecek söz konusu muharebe araçlarına yapılacak entegrasyon için yapısal tasarım çalışmaları gerekmektedir. Ancak üretilen araçlar, uzun yıllar öncesinin teknoloji ve üretim yöntemleri ile üretilmiş olduğundan dolayı, mevcut tasarım dokümantasyonlarına bütünü ile ulaşılamama ihtimalini doğurur. Ayrıca ulaşılan teknik dokümanlar, günümüzün 3D tasarım ve üretim yöntemleriyle uyumlu olmayabilir.
22 milyon uçuş saatini tamamlayan C130, Havacılık tarihinin en başarılı nakliye uçaklarından biri olarak kabul edilmektedir. İlk test uçuşunu 1954 yılında gerçekleştiren C130, Tük Hava Kuvvetleri’nde bünyesinde (19 adet) aktif olarak görev almaktadır. Yapılan modernizasyon çalışmaları sayesinde 2040’lı yıllara kadar hizmette kalması planlanıyor.

Yapısal Tasarım Süreçlerinde Tersine Mühendislik İhtiyacı
